Total Pageviews

Sunday 22 December 2019

2016- CUBA DUNDEN BUGUNE-2





Gercekten Kuba’yi yasamak istiyorsaniz 5 yildizli otellerde degil, halkin icinde yasamanizi tavsiye ederim, ki- ben hep oyle yaptim, boylece gezilerinizi hem daha ucuza getirsiniz hemde Kuba’yi daha yakindan tanimis olursunuz.,.
        Unutmayin Kuba’da iki tur para kullaniyorlar, birincisi turistlerin kullandigi CUC ( Cuban Convertible Peso) birde halkin kullandigi CUP (Cuban Peso) . Bir CUC 1 American dolari olarak hesapliyabilirsiniz ama siz Kuba’ya giderken American dolari degil Euro yada Canada dolari alin, cunku American dolari bozdurdugunuzda daha cok komisyon odersiniz.
      Ben mumkun oldugu kadar Objektif olarak Kuba’yi anlatmaya calisacagim, yalniz yaziya baslamadan once , Kuba’ya gitmek isteyenlerin hayal kirikligi yasamamasi icin bir tavsiyede bulunmak istiyorum.
            Kuba’ya eger turist olarak deniz ve gunes icin gidecekseniz hic zahmet etmeyin, dunyanin parasini da odemeyin, inanin Ege ve Akdenizde cok cok daha iyisini bulursunuz, Yok ben gezgin olarak gidecegim Kuba halkini ve kulturunu gormek istiyorum diyorsaniz o zaman HAVANA, SANIAGO DA CUBA, TIRINIAT, CIENFUEGOS’u tavsiye ederim.

 1984 Aralik ayinin sonunda Varadero hava alanine indigimde cok sasirmistim, kucucuk derme catma bir hava alaniydi, o donemde Kuba henuz turizme acilmamisti ,  su anda VARADERO hava alani tamamen degismis durumda son derece modern ve buyuk bir hava alani oldu.
Havaalanindan ciktiktan sonra bizi otellerimize goturecek otobusleri hazir bulduk, Otele yerlestikten sonra yasantimda gordugum en guzel dans gosterisine sahit olmustum. Ilk kez karaip  dans gosterisi izlemistim,
      Ertesi gun Kuba hakinda bilgi vermek icin bir toplanti duzenlenmisti. Bu toplantida benim en cok ilgimi ceken “ OTEL CALISANLARINA BAHSIS VERMEYIN, COK FAZLA PARA BOZDURMAYIN IHTIYACINIZ OLMIYACAK” denmisti.  Aksam ve sabah kahvaltisi pakete dahildi, ogle yemegi icinse bir hamburger ve icecek sadece bir dolar tutuyordu. Ben rehberimiz OMAR ve PEPE ile dost olmustum, Bahsis verilmemesinin nedenini sordugumda PEPE, “ Burda bir iscinin ucreti aylik 200 peso, bir doktorun aylik ucretide 200 peso, eger otel calisanlari exradan bahsis alirsa aradaki denge bozulur” demisti. 

             Malesef 1990 dan sonra bu denge bozuldu, 1993 yilinda  tanistigim bir arkadasin anne ve babasi doktordu, bir gun Annesi bana “Otelde calisan temizlik iscisi kadin kralice” demisti. Turizm isinde calisanlar aldiklari bahsisten dolayi sinif atladilar. Ben bu arkadas ile tanistigimda Havana Unuversitesinde Ingiliz dil ve edebiyati okuyordu, okulu bitirdikten sonra devlette calismaya basladi, ama sonra istifa edip o da turizm sektorunde calismaya basladi.
    Varadero Kuba’nin en onemli turistlik sehri, km’lerce uzunlugunda dunyanin en guzel kumsallarindan birine sahip. 1980 lerde Kuba turizme yeni yeni aciliyordu, zaten butun sehirde, Oasis, Kawama, Atabey, National ve simdi ismini hatirlamadigim bir otelle toplam bes otel vardi. Simdi ise 50’nin ustunde rezerv var. 1984 de sehrin bir ucundan diger ucuna yarim saate yurumustum, simdi otobus yada taxi almaniz gerek.
Otelde bize bir yemek fisi vermislerdi, o fisle istedigimiz otelde aksam yemegi yiyebiliyorduk, simdi bir otelde kaliyorsaniz baska bir otele sokmiyorlar bile
Birde dikkatimi ceken otelde bir kisinin isini bes kisinin yapiyor olmasiydi, Pepe’ye bunu sordugumda “ Devlet herkese is sahasi yaratmaya calisiyor” demisti.

           Insanlar is saatinden sonra kendilerini gelistirmek icin aksam okuluna gidiyorlardi, Kuba’da her aileye aylik ihtiyaci olan temel gida maddeleri , Princ, ekmek, seker, un, tavuk et, yumurta, tuz bedava gerci cok fazla degil ama yeterli.,Ilac ve saglik icin para odemiyorlar, ayrica barinma sorunu da yok. Devlet herkese ev veriyor ve cok cuzi bir para aliyor. O donemde Kuba sosyalizmi uygulayan en iyi ulke diye dusunmustum. Bunlar Kuba’da halen gecerli, 1990 larin sonunda Havana’da arkadasimi ziyaret ettigimde , birisi yeni dogan bebegi icin sut getirmisti, devlet yeni dogan bebege eve kadar sut getiriyor. Cocuklar icin yaslarina gore hangi yiyeceklere ihtiyaclari varsa devlet karsiliyor. Zaten Varadero’dan Havana’ya giderken yol boyunca gordugum panolardan birinde “COCUKLAR BIZIM GELECEGIMIZ” yaziyordu.
        Devrimin 25.ci yili kutlamalarina katilmak uzere, Alman bir ciftle taxi tutup Havana’ya gitmistim, Devrim meydaninda binlerce insan toplanmisti, bu muhtesem coskuyu gormek gercekten muthisti. Aksam saatinde Varadero’ya donmek icin otobus terminaline gittik, uc saat otobus bekledigimiz halde Varadero’ya gidecek otobus bulamamistik. O zaman anladim ki Kuba’da cok ciddi bir transportation sorunu vardi ki- bu sorun halen var. O zaman gene bir taxi tutup donmustuk Varadero’ya. Is cikis saatlerinde yol boyunca otostop yapan Kuba’lilari gorursunuz, bir birine her konuda yardimci olan halk eger musaitse bu insanlari alirlar.

           Kuba’da halkin kullandigi arac haricinde sadece turistlerin kullandigi ve devlet kontrolunde olan taksiler vardi, bu taksileri sadece turistler kullanirdi,  simdi gene devlet kontrolunde ama insanlar ozel araclarini turistler icin kullanabiliyorlar.  Bana eger bir hasta varsa kuba’daki butun araclar buna fidel’de dahil, yolcusunu indirip o hastayi hastahaneye yetistirmek zorunda” denmisti.
Bence bir devleti devlet yapan uc onemli unsur vardir, Birincisi Adalet sistemi, ikincisi Egitim ucuncusu saglik sisteminin oturmus olmasi gerek ki- bunlarin ucude Kubada 1984 de de cok iyiydi, simdide cok iyi.
            Kuba degince akla ilk gelen saglik, az gelismis ulkelere kuba yardim olarak doctor gonderiyor. Saglik deyince bir aciklama yapayim, 1990 lara kadar turistlerde bu saglik hizmetinden yararlanabiliyordu, 1984 de benim ayagimda bir problem oldu hastahaneye gittim, doctor ve ilac icin hic bir ucret odememistim,. 1996 da ise kulak iltihaplanmasi icin doctora gittigimde 60 peso odedim ama ilac icin hic bir ucret almamislardi. (Kuba’da butun otellerde bir doctor bulunur)

Bana bir arkadasim anlatmisti, Kuba donusunde Amerika’li bir ilk okul ogretmeni bayanla tanismis. ( Amerika’lilar kuba’ya ambargo yuzunden Kanada yada Mexika uzerinden giris yapiyorlardi) Bu kadin Kuba’da butun ilk okullari dolasmis cocuklara “ ilerde ne olmak istiyorsunuz” diye sormus. Cogunluk Doctor diye cevap vermisler. Kadin “ Amarikada’ki cocuklarada ayni soruyu sordugumda cogunluk Doktor” olmak istedigini soylemis. “Kuba’daki cocuklara “ Neden doctor” diye sordugunda “ Insanlara yardim etmek icin, insan hayatini kurtarmak icin” demisler. Amerikada ki cocuklar ise “ Daha cok para kazanmak icin”derler.
            Egitim ise cok gelismis okuma yazma orani yuzde yuz, genclerin cogu bir kac dil bilir. Adalet sisteminin en iyi calistigi ulkelerin basinda gelir Kuba, orda satin alabileceginiz Hakim, savci bulmaniz mumkun degil.
              Kuba’da dil, din, irk ayrimini asla goremesiniz belkide zencilerin en ozgur yasadigi ulkedir Kuba.
Kuba halki son derece sicak insanlardir, muzik ve dans yasamin bir parcasidir.
Insanlar Kuba deyince ac, caresiz fakir oldugunu dusunebilir, ama emin olun diger karaip adalari Dominica Republic ,Haiti, Jamaica, Dominic, st lucia’da daha ciddi sorunlar var.

Hic bir yerde olmayan bir sey var Kuba’da herkes esit hic kimse yasalarin ne altinda ne ustunde.
Sonraki yillarda  Havana, Santiago de Cuba, Matanzas, Varadero, Santa Clara, Cienfuegos, Tirinidat, Cardenas gibi bir cok sehri dolastim, dostlar edindim, hala da gorusurum. Evlerinde misafir oldum, genellikle cok fazla esyalari yoktur ve boyasizdir. Ama insanlar sonderece sicak kanli, azla yetinen mutlu insanlardir.
  Kuba turizme diger caraip adalarindan sonra baslamis ama yillar icinde hepsini sollamis durumda. Kuba economisi 1990 lara kadar cok iyiydi, bunun nedeni ise Sovyetler Cuba’dan aldigi mallari rom, seker, puroyu dunya piyasasinin ustunde aliyor, kuba’ya sattigi mallari ise dunya piyasasinin altinda veriyordu. 1990 da Sovyetler economic yardimi kestikten sonra zor duruma dustu. Onun icinde ozellikle 1990 dan sonra turizme agirlik verdi, Kanada , Ispanya is adamlari Kuba’da oteller acti, calisan personelin bir kismi Ispanya’ya giderek turizm sektorunde egitim aldi.


Bu Economik kriz Hugo Chavez’in Venezuala da iktidara gelmesine kadar devam etti. Chavez iktidara geldikten sonra Cuba ile iliskilerini gelistirdi, Cuba Venezuela’ya doctor gonderdi, Chavez de Cuba’ya gunde 90 bin barrel petrol verdi, ki- bu Cuba enerjisinin yarisini karsilar.
Bu yardim Cuba economisini rahatlatir. 2000 yillarindan sonra Cuba kapilarini ozel sektore acar ozellikle turizm alaninda.
Raul Castro devlet baskani olduktan sonra bir dizi reform baslatir. Cep telefonu, computer ve ev esyalari gibi tuketim mallarinin satisindaki sinirlamalari kaldirir.
Ekilebilen devlet topraklarinin yarisindan fazlasi kullanim disiydi, Hukumet, devlet topraklarinin kullanimini ozel cifcilere dagitti. Yani bir anlamda toprak reform’u yapti. 2006 dan sonra ulkenin en onemli gelir kaynagi olan seker kamisi ve turizm’de yabanci yatirim oldukca artar.
1990 lara kadar kimsenin  evinde televizyon gormemistim. Simdi hemen hemen herkezin evinde televizyon var. Cep telefonu oldukca yayginlasti ama Internet ve telecomination hala sorun. Turislik otellerin haricince internet yaygin degil. Internet icin gittiginiz otelde ise yarim saat icin bes dolari gozden cikarin.

Bununla beraber, ozellikle eski Havana’daki gosterisli ispanyol’lardan kalma boyasiz dokulen tarihi binalar simdi bakimli ve boyali,
Cuba’daki evlerin pencere camlari yok, pancur kullaniyorlar, diger Guney Amerika ulkelerinde oldugu gibi hirsizlik felan yok. Dunyanin en guvenli ulkelerinden biridir diyebilirim. Zaten yasalari cok agir, ozellikle turistlere yonelik bir saldiri, yada cocuk ve kadina yonelik siddetin cezasi oldukca agir.
Devlet calisan herkesi senede bir kez tatile gonderiyor ve tum masraflarini karsiliyor.
Ben 1996 senesinde Fidel’le tanisma firsatim oldu. Fidel kapidan girer girmez yuzlerce insan birden ustune yurudu, yaninda ise sadece uc korumasi vardi.. Yasantimin en ozel gunlerinden biriydi, O zaman anlamistim ki Fidel herhangi bir batili liderden daha cok seviliyordu.

Kuba’ya gidecekler hakkinda biraz bilgi vereyim, Varadero Cuba’nin en onemli turistik sehri, amaciniz kumsalda yan gelip yatmaksa bu sehir en iyi secenek, ama eger amaciniz Kuba’yi tanimaksa bence orda hic zaman ve para harcamayin. Matanzas’ta uc gun kalin, ordan gunu birligine Varadero’ya gidebilirsiniz. Matanzas ise iki gun yeter, sokaklarda dolasin, halkin icine karisin.
Varadero’dan, Cardenas’a gidin Turkiye’nin 1960 li yillarini orda gorebilirsiniz. Kucuk ama sirin bir sehir ben sevmistim,

Bence Kuba’da gormeniz gereken en onemli yer Havana  o guzel atmosferi yasamanizi tavsiye ederim. Old Havana 1982 yilinda UNESCO Dunya Mirasi Listesine girmis, gorulmege deger cok guzel yerler bulacaksiniz. Havana’da genellikle her yer bir birine yakin oldugu icin yuruyun. Halkin icine girin ara sokaklarda korkusuzca dolasin, bol bol fotograf cekin. El Capitol cevresini gezin, renga renk eski ispanyol binalarinin ve eski arabalarin fotograflarini cekin , gezinizi olumsuzlestirin. Birde PLAZA DE LA CATEDRAL meydaninda cafelerde oturup bir hahve icin, eski kolonil atmosferini yasayin, ben sahaflari dolasmasini severim, eger sizde seviyorsaniz bu bolgedeki cadde uzerindeki sahaflari dolasin.
Kristof Kolomb’un kaldigi evi gorebilirsiniz, evin onundeki kaldirim, agaclardan yapilmis, nedeni ise araba gurultusunden rahatsiz olmamasi icinmis. PLAZA DE ARMAS ve CASTILLO DE LA REAL FUERZA kalesini ziyaret edin. Buraya kadar gelmisken bir zamanlar Hemingway’in yasadigi kucuk bir balikci kasabasi olan Cojimar’i gormenizi onerim.
Plaza Armas’dan cikip sahile indiginizde ATATURK heykelini gorursunuz.
Havana’nin girisinin her iki yakasina kurulmus San Salvador de la Punta ve Los Tres Reyes Del Morro kalelerini mutlaka gormenizi tavsiye ederim. Tabiki Havana ya gelmisken, CALLE OBISPO turistlerin en cok gezdigi yerlerden birini atliyamassiniz El Floridita,  Ernes Hemigvay’in gittigi restorani gormeden donmek olmaz.
PLAZA VIEJA meydanininda guzel bir Cuba stek yiyebilirsiniz. Havana’in en eski otel’i Hotel Natcional ve Havana Libre otellerinin bahcesinde oturup Cuba librenizi keyfle yudumlayin.
Tabi birde PLAZA DE LA REVOLUCION u mutlaka gezin, iki ayri binanin birinde CHE’nin oburunde bir helicopter kazasinda olen devrimin onemli liderinden biri olan CAMILO’un Siluetlerini gorebilirsiniz,
Havana Unuversitesi, ni gormenizi tavsiye ederim, cocuklar son derece arkadas canlisi ve istediginiz bilgileri verirler, duydugum kadariyla bir kac tanede turk ogrenci varmis. ALTO HABANA sehir merkezi disinda ama gorulmege deger. Birde MUSEO DE LA REVOLUCION , devrim muzesi havana’da gorulmesi gereken en onemli yerlerinden biri , giris 8 CUC. 

Havana’da eskiden sadece paket alip otel’de kalabiliyorken simdi oldukca yaygin CASA PARTICULAR (Yani Ozel ev) da kalabilirsiniz, insanlar evlerinin odasini yada butun evi kiraliyorlar, hic cekinmeden kalabilirsiniz, hepsi devlet kontrolunde, cunku onlardan vergi aliyor. Gunluk fiyatlari degisken 12 dolara da oda bulursunuz 25 dolarada ama butun evi kiralarsaniz 60-70 dolari gozden cikarin.
          Aklima gelmisken soyliyeyim Kuba’ya giderken, hem kendiniz icin hemde Kuba’da tanisacaginiz insanlara vermek icin sabun, sampuan, crem  goturun, birde eger okullari ziyaret edecekseniz yaniniza bol bol kalem alip cocuklara dagitin, ikrama gecer.
           Kuba’da gorulmege deger yerlerden biri TRINIDAD dir. Tastan sokaklari, binalari ile Ispanyol koloni havasini yasarsiniz bu sehirde, 1988 yilinda UNECO dunya kultur mirasi na alinmis. Sehir tarihi oldukca eski kurulusu 1514’ de kadar gidiyor.
PLAZA MAYOR sehrin ana meydani , Holy Trinity kilisesi ve muzeler bu meydanda.  Eger TRINIDAD’ta Varadero’dan gidecekseniz, tur almayin , sehirde ozel bir taksi ile anlasin cok daha ucuza gelir, yol boyunca goreceginiz manzaranin tadini cikartin, gececeginiz yerlesim yerleri Turkiye’nin 1960 li yillarini animsatacak size, yalniz yanlis anlamayin tamam Cuba devleti alt yapiya cok fazla yatirim yapmamis ama onun yerine yatirimini INSANA YAPMIS, Insanlarin dogal gereksinimleri , Egitim, saglik, temel ihtiyaclari na yatirim yapilmis.

         Cienfuegos, eger Havana’dan Trinidat’a gidecekseniz yol uzerinde ugrayip 3-4 saat gecirmenizi tavsiye ederim. Ana cadde uzerindeki colonil binalar ilginizi cekebilir. Burda da Jose Marti’nin heykelinin oldugu Jose Marti Parki , Catedral ilginizi cekebilir. Dedigim gibi hem Cienfuegos, hem Canta Clara’ da cok fazla zaman harcamayin.
Santa Clara’da gorulecek en onemli yer CHE GUEVARA Aniti ve Muzesi. Anitin hemen arka tarafinda ise Devrime katilmis onemli hizmetlerde bulunan insanlarin mezari var.
Mezar odasinda 1997 senesinde Fidel’in yaktigi ates hala yanmakta ve eminim bu ates sonsuza kadar yanacak. Iceriye canta, camera veya cep telefonu sokmak, icerde fotograf yekmek kesinlikle yasak aklinizda olsun. Muzede Che’nin kisisel kullandigi esyalar, ve fotograflari var.
Santa Clara’da ziyaret edeceginiz yerlerden biri vagonlarin bulundugu yer.  Che’nin anit mezarini gezerken ucret almamalarina ragmen buraya giris 1CUC.  Bu trenin ozelligi Batista’nin askerlerinin daha cok olmasina ragmen CHE ve arkadaslari bir baskinla silah yuklu treni ele gecirip Batista askerlerini esir almalari, boylece Che ve Arkadaslari Santa Clara’yi ele gecirir onun icindirki CHE’nin anit mezari Santa Clara’da.
       Santiago De Cuba, ya gidecekseniz bence direk oraya ucun cunku havana’dan Santiago’ya ucak oldukca pahali, otobus ise 14 saat suruyor. Eger benim gibi otobus yolculugunu seviyorsaniz mesele yok.
Santiago De Cuba, Cubanin ikinci buyuk sehri ve Devrimin basladigi sehir. Ayni zamanda FRANK PAIS’in dogdugu sehir.
UNESCO dunya mirasi listesinde olan CASTILLO DE SAN PEDRO DE LA ROCA kalesini ziyaret edin, ayrica Devrimin basladigi Sierra Maestra Fidel ve arkadaslarinin devrime basladigi dagda duz kocaman bir kaya gorursunuz. Bu kayanin uzerinde devrim planlarini yapmislar.
Cementerio Santa Ifigenia, mezarligini ziyaret edin, Jose Marti’nin ve Fidel Castro ‘un kullerinin bulundugu  anit mezarda burda.

Hazir buraya kadar gelmisken yunuslarla yuzmeyide ihmal etmeyin eminim cok keyf alirsiniz.
Kuba’ya gidecekseniz eger kasim-Mayis ayini tercih edin, Ekim ayi karaip’lerde tayfun sezonudur. Mayis ayi ise genellikle yagmurlu gecer, tabi bu Kuba’nin kuzey’i icin. Santiago De Cuba Havana’ya gore cok daha sicak olacagindan mutlaka gunes kremi kullanin.
Ben kuba’da cok uzun kaldigim icin size tavsiyem, butun adayi uc haftada dolasabilirsiniz buna yollarda harciyacaginiz zaman dahil.  Size kac paraya mal olur? Bu cok degisken nasil gezdiginize bagli, eger benim gibi back packer olarak geziyorsaniz cok ucuza gelir, ama iyi bir otel de kalip, iyi yerseniz tuzluya patlar, yaklasik olarak uc haftalik bir kuba gezii 2000-2500 dolari gozden cikarin.
Guvenlik ilgili bir sorun yasamassiniz, yalniz 25 sene onceki Cuba’da degil sokak ta size puro satmaya calisirlar sakin satin almayin, cunku sahte olabilir, ayrica kuba hukumeti cikista bavulunuzu arar ve faturasiz burolari bulursa cikisina izin vermez verdiginiz para da yanar.
Ha birde American dolari degil Euro tasiyin, American dolari bozdurdugunuzda yuklu bir vergi odersiniz. Birde kredi karti her yerde gecmez ozellikle American Expres kartini hic kullanamassiniz.
Gerekli ilaclari,  agri kesici, gunes kremi, islak mendil almayi ihmal etmetin. Keyfli Geziler…. Bu guzel ulkenin tadini cikarin






2016-CUBA DUNDEN BUGUNE-1


KUBA TARIHINE KISA BIR GIRIS.







       Kuba Karaip Ada’arinin en buyugu, guney komsusu Jamaica ve Haiti’ye uzakligi 180 km Florida ya uzakligi ise 145 Km.
       Kuba’nin en yuksek dagi devriminde basladigi SIERRA MAESTRA 2 bin metreye kadar yukseliyor.
       Kuba tropical iklim oldugu icin Kasim, Mayis arasi kurak, Mayis ekim arasi yagisli gecer, Eylul Ekim arasi tayfun donemidir.
        Kuba da binalardan muzige kadar sadece Ispanyol kulturunun degil ayni zamanda Afrika kulturunun etkinliginide gorursunuz. 400 sene Ispanyoil somurgesi olarak kalan Kuba kendilerini Ispanyol-Afrika kulturunun karisimi olarak gorurler.
         Ispanyol’lar gelmeden once Cuba’nin uc ayri bolgesinde yasiyan uc ayri yerli grup vardir
THE GUANAHATA BEY, THE CIBONEYS ve THE TAINOS.
       Bunlardan GUANAHATABEY, Mexica’dan gelmis, magaralarda yasayip tastan yapilmis aletler kullanmislar. Bazi magaralarda onlardan kalma resimler gunumuze kadar ulasmis ki 5.500 yil oncesine kadar gidiyor,
     Kuzey America’dan ise botlarla CIBONEYS’ler gelir, onlarin gelisleriyle 
GUANAHATABEY adanin ortalarina goc eder.
    Guney America’dan ise TAINOLAR gelir.
    Bu uc grupta Ada’nin degisik bolgelerinde baris icinde yasar. Taki 1492 yilinda CHRISATOPHER COLUMBUS’un gelisine kadar.
Columbus Adayi ilk gordugunde asik olur . Ispanya kralligi icin cok degerli oldugunu dusunur.
        20 Sene sonra 1510 da Ispanya Krali DIEGO VELAZQUEZ’i 300 asker ile Cuba’ya gonderir, ve Ispanya Kralligina ait oldugunu ilan eder.
Ispanyollar bes sene icinde 8 yerlesim yeri kurarlar bunlardan biri de sonunda HAVANA olur.

       Ispanyollar adaya ilk geldiklerinde sadece altin dusunurler fakat sonraki yillarda yerlilerin ellerindeki arazileri alip kendileri yerlesir, yerlileri ise kole olarak calistirirlar. Bir kisminida Ispanya’ya goturup kole olarak satarlar.
  Bas kaldiranlari olduruler, hatta spor amacli olarak hayvan avlar gibi avlarlar, Bazi yerliler ise kacarak daglara siginir.
    Cuba yerlileri olanlari fark ettiklerine gec kalmislardir, tipki Peru’daki gibi. Ayrica Ispanyollarin gelismis atesli silahlarina karsi koyacak gucleri de yoktur. 
    Bunlardan kizil derili sefi HATUEY halkini organize ederek Ispanyollara karsi savasir fakat isyan cok kanli bir sekilde bastirilir, HATUEY yakalanir ve 1512 senesinde yakilarak oldurulur.
    Yakilmadan once Ispanyollar “ Eger Katolik dinini kabul ederse cennete gidecegini ve kendisinin af edilecegi soylenir”
HATUEY’in cevabi ise ‘“ EGER SIZIN TANRI’NIZ ISKENCE VE OLDURMEYI ISTIYORSA BEN BOYLE BIR TANRI’YI KABUL ETMEM. BOYLE BIR TANRI’NIN EMIRLERINE UYAN INSANLARLA DA AYNI CENNETTE OLMAK ISTEMEM, BU CENNET’TE HIC ISPANYOL OLACAK MI? EGER OLACAKSA BEN O CENNETI ISTEMIYORUM “ der.
     Ispanyollar ciftci olarak yerlesmeye baslarlar ama hemen hemen butun kizilderilileri oldurdukleri icin ciftlikte calistiracak insan kalmaz. Boylece Afrika’dan kole getirmeye baslarlar.

     Yapilan arastirmalara gore Afrika’dan 400 sene icinde 60 milyon Afrikali kole getirmisler bunlarin 50 milyonu daha America kitasina ulasmadan yolda olur, Kalan 10 milyon kolenin icinde kacmaya kalkanlar ise kopekler tarafindan yakalanip agir cezalar verilir.
       Cuba’da ilk kole ayaklanmasi 1823 de olmus, 1849 da isyan butun adaya yayilmis Nihayet 1886 da kolelik tamamen kalkmis, ama Karaip adalari icinde koleligi en son kaldiran Cuba olmus.
     Peru, Mexica ve Guney Amerika’da altin bulunmasindan sonra Ada onemini kaybeder. Ama sonraki yillarda Korsanlar ve Firtinadan kacanlar icin us olarak tekrar onemli olur.
     Cuba’da ilk bagimsizlik savasi 1717 de baslasada cok kanli bir sekilde ayaklanma bastirilir. Ama bu ayaklanmanin ozelligi ilk kez BEYAZ ve SIYAH’lar beraber katilir. Liderleri oldurulsede bagimsizlik fikrini Ada’da hic bir zaman olduremezler.
18.Yuzyilda butun Guney Amerika ve Caraip’lerde Ispanyollara karsi bagimsizlik savasi baslar. Mexica, Venezuela, Peru, Arjantina bagimsizliklarini kazanir. 1824 e gelindiginde Cuba ve Puerto Rico hala Ispanyol somurgesi olarak kalir. 
      1848 de Amerika Birlesik Devletleri 100 milyon dolara Cuba’yi Ispanyollardan satin almak istesede Ispanyol Kralligi Adayi satmaz. 1868 de Cuba’da tekrar Ispanya’ya karsi ayaklanma olur. Bu savasta 200 bin Ispanyol 50 bin Cubali olur ama 1878 de Cuba’li liderler yenilgiyi kabul edip anlasma imzalarlar.
       1892 de Jose Marti CUBA DEVRIM PARTISI’ni kurar. 1895 de yeni bir ayaklanma organize eder. Jose Marti Mayis ay’inda oldurulur. Ama MACEO Costa Rica’dan doner MAXIMO GOMEZ ve obur liderler savasa devam eder. 

        MACEO’nun 1896 da oldurulmesine ragmen 1898 de Ispanyollar savasi kaybeder.
 Ama bu sefer uzun zamandir Cuba’da gozu olan Amerika devreye girer. 1898 de Cuba’lilar Ispanyollara karsi savasi kazanmisken America, Havana’da nasil oldugu bilinmeden batirilan gemisi uzerine Cuba’da Ispanyollara savas acar. Iki ay sonra Ispanyollar teslim olur.
         Boylece America 1901 de binlerce asker ile Adayi iskal eder. Cuba’da yapilan ilk secimde TOMAS ESTRADA PALMA Cumhurbaskani secilir.
         Palma hayatinin cogunu Amerika’da gecirmis halk arasinda  negatif bir goruntusu vardir. Onun zamaninda Amerika GUANTANAMO’da us kurarak butun adayi kontrol altina alir. Amerika’nin dunyadaki en buyuk ustu Cuba’dadir.  Cuba gorunuste bagimsiz, ama siyasi ve economik olarak Amerikaya bagimli, Dunya sekerinin yuzde 80’i kuba’da uretiliyor ama  iki milyon ton seker direk vergisiz Amerika’ya gider. Amerika seker tarlalarinda calistirmak uzere Cin’li isciler getirmis, bu insanlar nerdeyse karin tokluguna calismislar.

       1900 lerden sonra Avrupanin gecirdigi economik krizden dolayi, goc eden insanlar gelmeye baslamis, bu insanlarin bir cogu asker olarak kuba’da bulunmus, gelen insanlarin icinde ANGEL CASTRO da vardir. Angel Castro eski bir Ispanyol askeri olup savastan sonra tekrar Ispanya’ya Galicia’ya nisanlisinin yanina doner, fakat nisanlisi bir baskasiyla evlenmistir.
        Cok incilen Castro tekrar Cuba’ya doner. Bir Amerikan sirketinde ise baslar, kisa bir sure sonra yukselerek yonetici olur.
Cok zeki bir adam olan Angel Castro Amerikalilardan cok sey ogrenir. Entellektuel bir kadin olan Maria ile evlenir, 

Kisa bir sure sonra da kendi isini kurar ve zengin olur.
         Birinci dunya savasi bitiminde seker fiyatlarinin dusmesiyle seker kamisi iscileri issiz kalir , bir cogu yeni kurulan orduya kayit yaptirir.
1920 lere gelindiginde Cuba hala Amerika’nin bir somurgesidir.

             1924 le Cuba icin ikinci bir donem baslar , yapilan 5. secimlerde GERARDO MACHADO Cumhurbaskani secilir. Machado daha uc yasindayken Ispanyollar tarafindan tutuklanir, Cunku babasi Ispanyollara karsi savasan bir gerilla lideridir.
 Machado secildikten sonra Cuba tarihinin en baskici diktarlerinden biri olur. Goreve basladiktan sonra seker fiyatlarinin dususunden dolayi ekonomik krizi asmak icin kapsamli bir alt yapi calismasina baslar.
Ilk isi Santiago’dan baslayip Havana’ya kadar devam eden otoban yapimina baslar. Yeni Parlemento binasi insaa edilir.
           1929 da Amerika stok marketi coker, dunya economik krize girer . Kriz 1930 larda Cuba’yi da etkiler, Amerika secildigi zaman yaptigi yardimlari geri ister. 
           Machado, kurdugu guclu polis teskilati ile protesto gosterileri yapan silahsiz halka saldirir. 
Polis bu protesto gosterileri sirasinda ogrenci lideri RAFAEL TREJO GONZALES’i vurarak 30 Eylul 1930 da oldurulur.

           RAFEAL’in olumunden sonra butun ogrenciler buyuk gosteriler duzenlerler, ulkenin her tarafinda gosteriler dalga dalga yayilir. Ve MACHADO’yu Fasist dictator olarak ilan ederler.
1933 de genel grev ilan edilir. Ordu destegini de yitiren Machado 1933 de Amerika’ya kacar ve orda da olur.
         Machado,nun ulkeyi terk etmesinden sonra yonetime RAMON GRAU devlet baskani olur. Donemin devlet baskani olan Gerartdo Machado’ya karsi gosterilere katildigi icin bir kac kez tutuklanir. Havana Unuversitesinde tip fakultesi hocasi olan GRAU aktif politikaci olmadigi halde ogrenci gosterilerini destekler. 1931 de Amerika’ya surgune gonderilir. Surgun donusu devlet baskani olsada cok surmez, yonetimin asil sahibi Batista tarafindan gorevden uzaklastirilir.
     
      1901 dogumlu FULGENCIO BATISTA, cok sade biri, asli kizilderili kokenli. BATISTA, HALKIN OGLU olarak kendini lanse eder. Ki- dogruluk payi da vardir. Castro cifligine cok yakin bir yerden gelme,
1933 de ilk kez Asker kokenli biri hukumete karsi ayaklanir. Butun generaller MACHADO’yu istifa etmeye zorlarlar.
MACHADO sonunda Amerikan konsolosluguna siginir, kendisini ancak Amerikalilarin koruyacagini biliyordu.
       Machado’nun gitmesinden sonra Cuba halki devrimi kazandiklarini dusunursede cok gecmeden hic bir seyin degismedigini fark ederler.
     Ramon Grau’da gorevden alindiktan sonra Asker ulke yonetimini ele gecirir. BATISTA kendini ordu genel komutani ilan eder. Bu ara ordu icinde bir cok subayi tutuklar, 400 subay ise bir otele siginir.
BATISTA’ya bagli askeri gucler oteli kusatarak top atesine tutar, catisma iki gun surer,  FULGENCIO BATISTA ulkedeki butun muhalefeti ezerek TEK ADAM olur.
     Amerika , Batista sayesinde cok korktugu Komunist hareketin bastirilacagina inanir, Cuba’da hic bir muhalefetin yasamiyacagini dusunur.
     Fakat cok kisa bir sure sonra yanildiklarini anlarlar, ulkede protesto gosterileri dalga dalga yayilir. Batistanin 8 yillik iktidarligi doneminde ogrenci gosterileri devam eder.
        FIDEL CASTRO devrime Sierra Maestra’da baslarken, SANTIAGO ve HAVANA’da buyuk ogrenci gosterileri devam eder.
       Santiago’da FRANK PAISE, sehir orgutlenmesine baslar, bu ara Havana Unuversitesinde ogrenciler ayaklanir.
       1952 de Ogrenci lideri JARGE VALLS genel grev cagrisi yapar. Ogrenci ve Isci sendikalari sokaklara cikarlar, esnaf kepenkleri kapatir. Ulke genelinde BATISTA rejimine karsi hareketler baslar,
BATISTA anayasayi askiya alir , Havana Unuversitesi ogrenci lideri JOSE ANTONIO ECHEVERRIA gosterileri organize eder.
       Ekim 1, 1955 senesinde butun Unuversite Ogrencilerine tarihi konusmasini yapar. 
JOSE ANTONIO sadece genclik degil halk arasinda da populer olur. 
JOSE ANTONIO aslinda devrimci degil, sadece ogrenci temsilcisi olarak secilmis,  rejime karsi oldugu icin bu mucadelenin icine girer . Ama Batista rejiminin baskisi karsinda bir sure sonra sokaklarda Polise karsi en on safhada catismalara katilir.
    FIDEL CASTRO ise genc bir avukat olarak devrimci harekete katilir bir sure sonra ise Ulusal figur olur.
      SANTIAGO DE CUBA tarihsel olarak once Ispanyollara sonrada Batista rejimine karsi savasan bir sehir olmustur.
       FRANK PAISE’in de dogdugu sehirdir, PAISE daha 18 yasinda olmasina ragmen Batista rejimine karsi illegal orgutlenmeyi kurar.
1953 de FIDEL CASTRO halka Ulusal ayaklanma cagrisi yapar, yakalanarak hapsedilir.
1955 de ulusal af ile hapisten cikar. 1955 senesi Cuba devrimcileri icin en onemli yil olur. CASTRO 26 TEMMUZ HAREKET’ini kurar, sonra meksika ya gecer., burda CHE GUEVERA ile tanisir. 

       FRAN PAISE 1955  sonlarinda 26TEMMUZ HAREKETI’ne katilir. PAISE 1956 senesinde CASTRO ile bulusmak uzere Meksika’ya gider, ve 26 TEMMUZ HAREKETI’nin liderligine secilir.
    
       CASTRO Cuba’ya donerken PAISE de SANTIAGO DE CUBA da halk ayaklanmasini baslatma gorevini ustlenir.
      JOSE ANTONIO’da, Meksika’ya gecerek CASTRO ile bulusur. Iki Devrimci gencin Strateji ve fikirleri farklidir. JOSE ANTONIO 26 TEMMUZ HAREKETINE katilmaz ama genel ulke cikarlari dogrultusdunda BATISTA rejimine karsi ortak calismada anlasirlar.
       JOSE ANTONIO 13 Mart 1957 de tarihi uc dakikalik radyo konusmasini yapar. Bir gurup radyo istasyonunu ele gecirirken bir grup ogrenci baskanlik binasina saldirir, Ama Batista baskini haber alir almaz en ust kata kacarak kurtulur. JOSE ANTONIO ancak uc dakika radyo istasyonunu tutabilceklerini hesaplar ve meshur “THREE MINUTES OF TRUTH” “UC dakika da gercek” konusmasini yaparak radyo istasyonunu terk eder, 
Havana Unuversitesine dogru kosarken Polis tarafindan vurulur.
ANTONIO oldugunde 25 yasindaydi, Ailesi cenazeyi CARDENES’e getirir ve Batistanin silahli polisleri esliginde gomerler.
    
        Devrimden sonra CASTRO ilk is olarak Cardenes’a gelip Mezarini ziyaret eder burda bir kanusma yapar.
     JOSE ANTONIO’nun olumunden sonra bir coklari CASTRO’ya katilir, bir kismida ulkeyi terk eder.
      FRANK PAISE ise Santiago de Cuba da gittikce guclenir, sehir orgutlenmesi sorumlusu olarak , dagdaki CASTRO’ya silah, cephane ve adam gonderir. Ayrica kendisi kamyonla silah, mermi ve savas malzemeleri tasir. 
     CASTRO Meksika’dan, Cuba’ya dondugunde PAISE Santiago’da devrimi baslatmistir,harekete yeni katilimlar olur.
1957 senesinde PAISE, SIERRA’da CASTRO’yu ziyaret eder, Castro ile anlasmazliga duser, PAISE devrimin sehirlerde baslamasi gerektigini soyler. CASTRO buna karsi cikar, O gerilla savasini savunur, Castro’nun taktigi vur kac dir. Her seye ragmen PAISE sehir sorumlulugu ustlenir. 
            PAISE 30 Temmuz 1957 de Santiago’da tutuklanir sonrada sehrin dis mahallelerinde birine goturulup infaz edilir.  
Cenazesine binlerce insan katilir,  genel grev ilan edilir, FRANK PAISE cuba’nin semboludur ve bir cok yere onun adi verilmistir. Holguin hava alani FRANK PAIS hava alanidir, oldugu gunun anisina DEVRIM SEHITLERI GUNU olarak belirlenmistir. FRANK PAIS oldugunde 25 yasindadir.
        
   Kuba’li bir arkadas “ Cuba kahramanlar ulkesidir” diyor ve “EGER PAIS VE ARKADASLARI OLMASAYDI MEKSIKA’DAN SANTIAGOYA DONEN CASTRO ASLA BASARILI OLAMAZDI” demisti
Batista 31 Aralik 1958 de Dominic Cumhuriyet’ine kacar ve Castro 1959 da HAVANA’ya girer.
CUBA’NIN DUN’U KISACA BU, 
CUBA’NIN BUGUNU