Total Pageviews

Showing posts with label 2016 SOUTH AMERICA / CHILE / ANTOFAGOSTA-LA SERENA-GEZI NOTLARI-13. Show all posts
Showing posts with label 2016 SOUTH AMERICA / CHILE / ANTOFAGOSTA-LA SERENA-GEZI NOTLARI-13. Show all posts

Saturday 26 March 2016

2016 SOUTH AMERICA /CHILE / ANTOFAGASTA-LA SERENA - GEZI NOTLARI-13



Aralik ayinin 30’unda San Pedro’dan ANTOFAGAS’ta gidiyoruz, saat sabah 8;00 de San Pedro’dan gene turbus otobus’unu aldik, aksam ustu saat 3;00 civarinda ANTOFAGASTA’ya vardik. aslinda bu sehre hic ugramadan direk LA SRENA’ya gidecektik, ama yilbasini yolda gecirmek istemedik

 Internetten arastirdigimda Antofagasta’da hic bir sey yok, turist’in pass gectigi bir yermis.  Ama Iquique’ icinde oyle yaziyordu oysa ben cok begenmistim. Neyse gorecegiz degiyormu degmiyormu? Ama genede yilbasini yolda gecirmekten daha iyidir


. San Pedro’dan Antofagasta’arasi tamamen kurak bir col,yalniz sehre yaklasirken butun daglarda calisan insanlar ve araclar goruyoruz, Sili’nin en zengin bakir magdenleri bu bolgeden cikarmis. Zaten Internette okudugumda “Mining  Town” magden sehri olarak geciyordu
     Antofagas’ta ya indikten sonra bir taksiye atlayip kalacagimiz otelin adresini verdim. Kalacagimiz otel Holiday inn, Deniz manzarali cok guzel bir otel. Okadar hostelden sonra bu otel bize saray gibi geldi. Odamiz cok buyuk ve deniz manzarali, esyalarimizi yerlestirip, kendimizi disari attik. Cok guzel, bakimli bir sahili var, daha once hic gormedigim kus’lar, kayalar uzerinde ucusuyorlar, akbabalar gibi kafasi ciplak, sonra pelican ve deniz aslanlari sahildeki kayalara uzanmis tembel tembel uyuklarken fotograflarini cektip. Gun batimina kadar sahilde dolastik,

Denizen ustunden batan gunesin sahildeki apartmanlara vuran isinlarin goruntusu muhtesemdi, butun apartmanlar sanki alev almis yaniyor gibi. Ayni manzarayi ay vadisinde gunes isinlarin kayalara yansimasinda da gormustum.  ilk dikkatimi ceken sehrin zenginligi oldu,Kuzeyden cok farkli temiz ve zengin bir sehir. Ertesi gun sehir turu aldigimizda rehber bize bu sehirdeki insanlarin diger bolgelerden daha zengin oldugu icin cok fazla goc aldigini soyledi
    Calle Bolivar uzerinde ki Georgia Pizza da aksam yemegini yeyip otele donduk, ertesi gun icin nerden tur alacagimi sordugumda, receptiondaki bayan “bizden alabilirsiniz” dedi. Iki kisi uc saatlik sehir turu icin 20 dolar odedik.



Aralik ayinin 31 yeni yil, buruk bir yeni yil, evden cook uzakta gecirecegim bir yeni yil. Sabah saat 10;00 da bizi sehri gezdirecek tur rehberi geldi, bizden baska kimse yok bu tura katilan, buda ozel tur oldu bizim icin. Ama adam tek kelime Ingilizce bilmiyor ve ben konustuklarinin ancak yuzde kirkini anliyabiliyorum


Antofagasta, dag ile Pasif Okyanus’un arasinda kurulmus, sehir onun icin daglara dogru gelisiyor daha dogrusu goc aldikca daglara dogru bir suru gece kondu yapilmis. Sili Cumhuriyetinin bakir magdenin yuzde 80 ni bu sehirde, ayrica nitrat ihracinin onemli bir kismida bu sehirden yapiliyormus


Antofagasta QUECHUA dilinde “ Buyuk tuz golunun kiyisindaki koy” anlamindaymis. Yerliler Buyuk okyanus’a “Buyuk tuzlu gol” diyorlarmis. Santioga’nin 1100 km kuzeyinde olup yaklasik 400 bin nufusu barindiriyor. Rehberimiz “ Burda cok para var” diyor, onun icin disardan calismak icin cok insan geldigini soyliyor. Magden de calisan insanlar ortalama ayda bin dolar alirmis,


senede iki kezde  3 bin dolar bonus alirlarmis, ortalama maaslari senelik 21 bin ile 30 bin arasindaymis ama calisma sartlari cok zor diyor, 
Yerin altinda arti 40 derecede calisiyorlarmis. Is kazasi olup olmadigini  sordugumda bana verdigi cevap’tan ben utandim, “IS KAZASI HEMEN HEMEN SIFIR, MAGDENDE CALISAN INSAN’LARIN HAYATLARI CIKARDIKLARI MAGDENDEN DAHA DEGERLI , ONUN ICIN IS GUVENLIGI HER SEYDEN ONCE GELIR” dedi.


Bizde magdende calisanlari dusundum, “Olen olur kalan saglar bizimdir”

Atacama’da on kisinin yasadigi bir koy’de bir ogrenciye bir ogretmen atayan Sili’ ile Turkiye’yi kiyasladim, Churchill’in soyledigi “ Her millet hak ettigi sekilde yoneltilir” sozunun nekadar dogru oldugunu bir kez daha anladim.



Antofagasta’da alti tane Universite varmis, Sehir 1873 pasifik savasindan sonra Bolivya’nin yenilmesi ile Sili’ye gecmis, 1904 yilina kadar Bolivya bu sehirde hak idda etmis, 1904 de yaplian anlasma ile Bolivya sehirden vaz gecmis ama karsiliginda Arica’dan La Paz’a uzanan demir yolu yapilmasini sart koymus. Sili bu istegi Kabul etmis. 


1906 senesinde demir yolu iscileri calisma saatlerinin dusurulmesi icin grev’e gitmis, PLAZA COLON’da askerlerin ates acmasi sonucunda 58 isci olmus. Boylece bu plaza “PLAZA COLON KATLIAMI” olarak tarihe gecmis


Tur rehberi bir taraf’tan gezdiriyor bir taraftan anlatiyor, cok hizli anlattigindan anlamakta zorlaniyorum, Allah’tan anlamadigimi sordugumda bu sefer tane tane daha yavas anlatiyor, 

Sehir merkezinde ki tarihi kilise CORAZAN DE MARIA kilisesini ziyaret ediyoruz ama kapali oldugu icin iceri giremedik.

Gezdigimiz butun muze’ler ve Cultur alanlari ozenle korunmus, hepsi restore edilmis. Gene Cathedral De Antofagasta , meydanda kucuk bir cathedrali ziyaret ettikten sonra  “MUSEO REGINAL DE ANTOFAGASTA” gidiyoruz tarihi tren garinin yaninda kucuk iki katli bir muze giris bedava. 



Ordan Ispanyol’lardan kalma sehrin icinde bir kazi alanine geliyoruz, burda ki muze Mineral muzesi, cesitli volkanik ve farkli mineral tas’lar sergileniyor.

Beni asil sasirtan Bakirin elde edildigi tasin renginin yesil olmasi oldu.

En son sehirden 18 km uzakta bir yere gidiyoruz, Denizin icinde dogal kemer seklinde bir tas bulunmakta “MONUMENT NATURAL LA PORTADA” 


70 metre uzunlugunda, 43 metre yuksekliginde, 23 metre genisliginde volkanik kaya’dan olusmus, milyonlarca yil ruzgarin etkisi ile kayanin ortasi oyulmus. Antofagasta’da gorulmesi gereken en onemli yerden biri,


Tur rehberine deprem olup olmadigini soruyorum “ Bu bolge deprem bolgesidir” diyor hatta ayin 29 unda biz yoldayken gene deprem olmus. Denizin 111 km altinda olusmus. Antofagasta’ya kuzeyin incise anlamina gelen “LA PERLA DEL NORTE” deniyor

Tur bittikten sonra bizi tekrar otele birakiyor. Bir dus alip cikiyoruz gene dun gittigimiz pizzacida karnimizi doyurduktan sonra otele donmeden bir markete ugrayip aksam icin bir sise sarap aliyoruz, yeni yilimizi otelde kutliyacagiz.
Gece saat 10 civarinda otelin onunde insanlar toplanmaya basladi, onlarda yeni yili sahil’de karsiliyacaklar, bizde sarapimizi alip insan kalabaliginin icine daldik.


Saat 12 de havai fiseklerin patlamasiyla, insanlar ellerindeki fenerleri gokyuzune gondermeye basladi, bizde sahil’de sarap’imizi ictik.
Sabah erkenden tekrar yola cikacagimiz icin saat bire dogru tekrar otele donduk.

Antofagasta’da en iyi pizza yeri Georgia Pizza 14 de febrero caddesinde Calle Boliviar’in kosesi, bir pizza ve yaklasik $7 dolar.
Casa de hostel Bolivar caddesinde yaklsik $13 ile $19 arasi geceligi.

Hotel Rewage’nin geceligi $15 dolar Calle Sucre’de
Yada bizim gibi felekten bir gece calmak istiyorsaniz Holiday inn ‘ tavsiye ederim harika bir otel, servis ve kahvalti mukkemmel geceligi $96 dolar.

Ocak ayinnin biri, sabah LA SERENA’ya gitmek uzere otelden ayrildik, La Serana’ya giden iki otobus sirketi var, biri Turbus oburu ise Bus Pullma, birincisi 9 saat ve 28 dolar, ikincisi ise Calderen’e ugradigi icin 15 saat suruyor, otobus daha kaliteli oldugu icinde fiyati 45 dolar. Biz gene Turbus’I aldik. Boktan bir otobus iki katli ama inanilmaz pis, bu otobusler yolda hic mola vermiyor, onun icinde tuvalet’ler rezalet. Otobus’e binmeden once yolda yemek, icmek icin mutlaka bir seyler alin. Yoksa suzuzluktan olursunuz. Otobus’lerde hic bir servis yok.



Dokuz saat sonra LA SERENA otubus terminal’ine variyoruz, hemen esyalarimizi alip terminalin disinda bir taksi bulup otel’in adresini veriyorum. Kalacagimiz otel terminal’e cok yakinmis. Deniz kenenerinda, La Serana’nin simgesi olan Deniz fenerinin tam karsisinda, aksap tarihi bir bina, Otel’imiz hem ucuz hemde cok guzel, geceligi 50 dolar odedik.

Odamiza yerlestikten sonra bir restorant bulmak umudiyle disari cikiyoruz, gerci Otobus’te yemek icin bir seyler almistik ama dokuz saat yolculuktan sonra acliktan yari baygin bir sekilde La Serana’ya dusmustuk
Otel’imize cok yakin olan Mall Plaza De Serana’ ya gittik, buyuk bir alis veris merkezi, Ac kurt’lar gibi yemek yedik, pesinden bir kahve butun yorgunlugu unutturdu. Saat on civarinda otel’e donduk.








          Sabah kahvaltidan sonra kahvemi alip sigara icmek icin balkona ciktigimda cok genc iki back packers hemen balkonun altina gelerek benden bir bardak su istediler, belli ki geceyi disarda gecirmisler, iceri girip kimse gormeden bir sise su araklayip ona attim, bir sisede arkadasi icin istedi, bir sise su’da onun icin yuruttum, gencler aslinda Arjantina’li alti aydir yollarda’ve yuruyerek geziyorlar kendilerine uc senelik bir zaman vermis’ler. Meksika’ya kadar gidecekler, yuruyerek boyle bir gezi hic de kolay degil. Biz de otel’den ayrilip sehri dolasmaya cikiyoruz,  La Serena’da sehir tur’u almamistik, sadece Isla Damas ada’sina gitmek icin bir tur aldik oda Sehre uzakligi 100 km oldugu icin.


Otelden ciktiktan sonra hemen karsimizdaki Deniz fenerini ziyaret ediyoruz. 1951 senesinde yapilan fener sehrin simgesi ve en cok ziyaret edilen bir yer, gercekten de etkileyici bir goruntusu var. Sahil boydan boya plaj hava okadar sicak ki sabah cok erken bir saat olmasina ragmen insanlar plaji doldurmus. Plajin ust tarafinda ise sira halinde kucuk kucuk hediyelik esya satan dukkan’lar var. Sahilden sehrin icine giriyoruz, Plaza De Arms’ geliyoruz sehrin icinde kucuk guzel bir park, ortasinda fiskiye, oturulucak banklar ve  etrafinda dondurma, hediyelik esya satan saticilar bulunmakta.




La Serena’nin genis ve yayalara ayrilmis cok guzel bir caddesine cikiyoruz, bu gezide sirt cantam’da parcalanmisti ordaki dukkan’lardan birinde ucuz bir sirt cantasi aldim sonra bir caféde kahvemizi ictikden sonra tekrar yola ciktik.

Yuruyerek Cerrena caddesindeki cathedral ve onun karsisindaki Santa Domingo kilisesini ziyaret ediyoruz. Tekrar yuruyerek Cordorez ve Matta caddesinin kosesindeki muze’ye geliyoruz. 1894 senesinde yapilan bina colonial doneminin karekteristik ozelligini tasiyor. La Serena’ daki yapilarin bir cogu colonial doneme ait ve cok iyi korunmus durumda.

1627 de yapilan Saint Francis kilisesi La Serana’nin ilk tas’tan yapilan kilisesiymis. 1680 senesinde korsanlar butun sehri yakmislar ama bu kiliseye dokunmamislar.
Bratt caddesinden yuruyerek Cantaures caddesindeki La Recova adli markete geliyoruz. Bolgenin en onemli marketi, bir suru restaurant , ve el sanatlarinin satildigi market gorulmeye deger, zaten La Serena’da en cok ziyaret edilen yerlerden biri, yalniz burda biraz zaman ayirmak gerek. Bu sehirde en cok sevdigim seylerden biri bir suru heykelin bulunmasi. Bir sehirde bukadar cok heykelin bulunmasi kultur seviyesinin yuksekligini gostergesidir


Yogun bir sehir gezintisinden sonra tekrar otel’e donuyoruz, ertesi sabah penguen’ ve deniz aslanlarin oldugu Isla Damas’a gidecegiz.
  Sabah saat yedide tur rehberi kapiya dayandi, kahvalti yapmamiza bile izin vermedi diger hostel’leri dolasip tur’a katilacaklari alacakmis. Apar topar ciktik, obur hostel’leride dolasip gurup’u tamamladiktan sonra yola ciktik. Minubuste sekiz kisiyiz.  Tur rehberinin gayet duzgun bir Ingilizcesi ve genis bir tarih bilgisi var. Zaten sonra ogrendik kendisi tarih ogretmeni. La Serena'nin tarihini tarihi hakkinda bilgiler verdi, sehrin soyyo-economik durumunu anlatti. Ilk Ispanyol'lar 1544 senesinde gelmis La Serena'ya, Chile'nin en eski ikinci sehriymis. 1549 senesinde kizilderili ayaklanmasinda butun koylerini yakarak etnik temizlik yapmislar. Argantin Patagonya'sini gezerken orda da ayni seyi soylediler. Avrupadan gelen beyaz gocmenleri Patagonya'ya yerlestirmek icin butun Patagonya yerlilerini yok etmisler.Yol boyunca vahsi essekler, baykus goruyoruz, fotograflarini cekmek icin durduk, ama en ilginci yol kenarinda gordugumuz tilki, oturmus bekliyor, tur rehberi “yiyecek bekliyor dedi, bir parca yiyecek atti, tilki kaptigi gibi kayboldu.
Bir saat sonra kayiklara binerek hareket ettik. Ana karadan ayrilip Isla Chorros’a giderken sansimiza on bes yirmi yunus bizim bot’a cok yakin yuzerek bize eslik etti, kendi dogal ortamlarinda yuzerek, zipliyarak harika bir show sundular, hemde birileri zorlamadan, gonullu olarak.
ISLA CHORROS’ a geldigimizde yuzlerce kus yuvalari, penguin ve deniz aslanlarinin fotograflarini cektik, bu adaya cikmamiza izin verilmedi hayvanlari rahatsiz etmiyelim diye.
Bu ada’dan ayrildiktan sonra ISLA DAMAS adasina gidiyoruz, burda kayiklardan indik, bir saatlik bir zamanimiz var, Penguen’lerin yavrulama donemi oldugu icin belli bir bolgeye yurumememiz gerektigi soylendi.
Ada’ ayni zamanda sili’lerin denize girdikleri ve piknik yaptiklari bir yer, bitki ortusu, muhtesem, hic gormedigim cicek ve kaktus turleri bulunuyor.
Bir saat bu ada’da dolastiktan sonra tekrar kayiklara binip sehre donuyoruz.

YARIN ; SANTIAGO’YA GIDIS